Yozgat'ın Sorgun ilçesinde 20 gün kadar süren kayıp arama çalışmaları sonunda son buldu. Geçtiğimiz ay bir akşam aniden kaybolan öğretmen Serkan Yıldız, yapılan aramalar sonucunda ölü olarak bulundu. Ülke genelinde geniş yankı uyandıran bu olay, hem eğitim camiasında hem de yerel halkta büyük bir üzüntü yarattı. Olayın detayları ve sorumlularına ilişkin araştırmalar devam ederken, Yıldız'ın ailesi ve arkadaşları büyük bir acı içinde. Öğretmen Yıldız'ın kaybolduğu gün yaşananların ve sonrasındaki süreç, haberin detayları ile birlikte ortaya çıkmaya başladı.
Serkan Yıldız, 35 yaşında, 10 yıldır öğretmenlik yapan, çevresi tarafından sevilen bir bireydi. 5 Eylül’de öğretmenlik yaptığı okuldan çıkarak evine gitmek üzere yola çıktı. Ancak, akşam saatlerine kadar eve ulaşamayınca ailesi, kaybolduğundan endişe duymaya başladı. Öğretmenin cep telefonuna ulaşamayan ve evde de onun izine rastlayamayan ailesi, durumu hemen jandarmaya bildirdi. Olayın kısa sürede duyulmasıyla birlikte, öğrenci ve öğretmen arkadaşları, Yozgat'taki çevre halkı ve gönüllü arama kurtarma ekipleri, Yıldız'ı bulmak için seferber oldu.
Arama çalışmaları ilk etapta, Yıldız'ın son görüldüğü bölgedeki ormanlık alanlarda yoğunlaştı. Eğitmen arkadaşları ve gönüllüler, günlerce alanda kamp yaparak ve çeşitli yöntemler ile Yıldız'ı aradı. Ancak, her geçen gün umutların azalmasıyla birlikte, Yıldız'ın hayatta kalması için endişeler de arttı. Sonunda, 24 Eylül tarihinde, bir grup arama ekibi, Orta Anadolu bölgesindeki dağlık alanlarda dolaşırken, bir ceset ile karşılaştı. Yıldız’ın cansız bedeni, ilk incelemelerde, aynı bölgede kaybolduğu gün kaybolmuş olabileceği tahmin edilen bir yerde bulundu. Olay yerinin yanı başındaki bir dere, cinayet veya kötü muamele ile ilgili soruların da akıllarda gelmesine neden oldu.
Yıldız’ın ailesi hemen olayı öğrenerek bölgeye intikal etti. Cesedin Yıldız’a ait olduğu, otopsi raporları ve DNA testleri ile daha sonra netleşti. Bu süreçte, Yıldız’ın öğretmenlik yaptığı okuldan arkadaşları ve öğrenci aileleri destek için bölgeye geldiler. Yozgat İl Jandarma Komutanlığı, cesedin bulunduğu bölgedeki alanın etrafını güvenlik çemberine alarak olay yeri inceleme başlattı. Yıldız'ın ölümü, soruşturma açılarak detaylı bir şekilde araştırılmakta ve olaya ilişkin ipuçları çeşitli yönlerden değerlendirilmektedir.
Yıldız’ın kaybolduğu süreçte yapılan her türlü arama çalışmaları, sosyal medyada da geniş bir şekilde paylaşıldı. Aile, Yozgat ilinde yaşayan halka teşekkür ederken, Yıldız’ın daha önce görev yaptığı okullarda, öğrencileri ve öğretmen arkadaşları tarafından anma etkinlikleri düzenlenmeye başladı. Bu acı olayın ardından, öğretmen Yıldız’ın anısını yaşatmak için çeşitli kampanyalar ve etkinlikler organize edildi.
Yozgat ilinde yaşanan bu trajik olay, eğitim camiasında büyük bir kayba sebep oldu. Yıldız’ın, meslek aşkıyla çalışan, öğrencileriyle yakından ilgilenen ve eğitimde kaliteli bir hizmet vermeye çalışan bir öğretmen olduğu öğrenildi. Yıldız’ın hayatını kaybetmesi, eğitim alanında bir eksikliğe ve öğretmenlik mesleğine duyulan saygının artmasına sebep oldu. Bu tür trajik olayların bir daha yaşanmaması için, öğretmenlerin ve eğitim camiasının güvenliği için gerekli önlemlerin alınması gerektiği düşünülmektedir.
Öğretmen Yıldız’ın kaybı, sadece ailesini değil, çevresindekileri de derinden etkiledi. Yıldız'ın ölümü ile ilgili giden süreçte, Yozgat halkı, öğretim kadrosu ve öğrencileri, kayıplarını unutmayacaklarını ve ona olan sevgilerini her zaman bir şekilde yaşatacaklarını belirttiler. Yıldız’ın hayatının ve mesleğe olan tutkusunun toplumda yarattığı etki, gelecekte eğitim alanında benzer trajedilerin yaşanmaması için bir umut kaynağı niteliğinde olacaktır. Eğitim kurumları ve sosyal hizmet kuruluşlarının, öğretmenlerin ve öğrencilerin güvenliği konusunda daha aktif bir şekilde çalışması gerekmektedir.
Serkan Yıldız’ın ölüm olayı, Yozgat’ta bir travma yaratmakla kalmadı, aynı zamanda ülke genelinde eğitim sisteminin güvenlik meselelerine yönelik tartışmaları da yeniden gündeme getirdi. Öğretmenlik mesleği, toplumda çok önemli bir yere sahip olup, öğretmenlerin güvenliği ve sosyal tüm sorunların çözümü için atılması gereken adımlar bir an önce gerçekleştirilmelidir. Bu tür olaylar, eğitimin kalitesini de etkilemekte olup, öğretim görevlilerinin yaşadığı kaygı, gelecek nesillerin eğitim almasını da olumsuz yönde etkileyecek bir faktör niteliği taşımaktadır.
Yozgat'ta yaşanan bu trajik olay, öğretmenlik mesleğinin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Geleceğin teminatı olan çocuklarımızı yetiştiren eğitimcilerimiz için güvenli ve sağlıklı bir ortamda çalışabilmeleri adına hep birlikte daha fazla çaba göstermemiz gerekmektedir. Serkan Yıldız’ın anısı, her zaman kalplerimizde yaşayacak ve onun gibi değerli öğretmenlerin hak ettiği saygıyı görmeleri için elimizden geleni yapma kararlılığını artıracaktır.
