18 Mart, Türk milletinin tarihteki en önemli zaferlerinden biri olan Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümünde, şehitlerimizi anmak ve bu büyük zaferin anlamını yeniden kavramak için bir fırsat sunuyor. 1915 yılında gerçekleşen bu destan, sadece askeri bir başarı değil, aynı zamanda bir milletin bağımsızlık ve özgürlük aşkının sembolüdür. Çanakkale Zaferi, Türk milletinin varoluş mücadelesindeki kararlılığı ve cesaretini en iyi şekilde göstermiştir. Her yıl, bu tarihi günde yapılan anma törenleri ve etkinliklerle, şehitlerimize duyduğumuz saygı ve özlem bir kez daha ortaya konuyor.
Çanakkale Savaşı, Birinci Dünya Savaşı sırasında, 1915 – 1916 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında gerçekleşmiştir. Bu savaş, dünya tarihini derinden etkilemiş ve savaşın gidişatını değiştiren bir dönüm noktası olmuştur. Türk ordusu, azim ve fedakarlıkla büyük kayıplar vererek düşmanı durdurmuş ve İtilaf Devletleri'nin Çanakkale’yi geçişini engellemiştir. Bu süreçte, 250.000'den fazla Türk askeri hayatını kaybetmiş ve binlerce insan yaralanmıştır. Çanakkale'de yaşanan bu kahramanlık hikayeleri, Türk milletinin yeniden doğuşunun simgesi haline gelmiştir. Her 18 Mart'ta, 'Çanakkale geçilmez' sözü bir kez daha yankılanarak, bu zaferin anlamı vurgulanmaktadır.
18 Mart’ta yapılan anma etkinlikleri, yalnızca geçmişe bir bakış değil, aynı zamanda geleceğe yönelik bir sorumluluğun da hatırlanmasıdır. Türk vatandaşları, sosyal medya platformlarında paylaştıkları mesajlarla Çanakkale Şehitlerini anmakta ve bu ruhu yaşatmaktadır. “Bizlere bu toprakları vatan kılan şehitlerimizi asla unutmayacağız.” gibi cümleler, birçok kişi tarafından ifade edilerek bu uygun alanlarda paylaşılıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da, belirli etkinlikler düzenlenecek ve halk, şehitlerin aziz hatırası için saygı duruşunda bulunacak. Bu vesileyle Türk milletinin birlik ve beraberlik duygusu bir kez daha pekişecek.
Mesajlar, savaşta yer alan kahraman askerlerin cesaretine, fedakarlığına ve özverisine dair düşünceleri içermektedir. “Sizler, toprağımızda ebediyen yaşayacaksınız.” gibi ifadeler, şehitlerin ruhunu onurlandırmak amacıyla sıkça kullanılmakta. Ayrıca, Türkiye'nin dört bir yanında yapılan törenlerde, sadece devrimci ruhu ve savaşa katılan gazileri değil, aynı zamanda onlara ilham veren aileleri de anıyor. “Kahramanlarımız sayesinde özgürce yaşıyoruz.” söylemleri, yalnızca tarihin değil, günümüzün de ruhunu yakalamaktadır.
Her yıl bu anlamlı günde bir araya gelen insanlar, geçmişin izlerini geleceğe taşımak adına büyük bir özlemle bir araya gelir. Çanakkale Zaferi ve onun kahramanları, Türk milletinin bağımsızlık için verdiği mücadeleyi her daim akıllarda canlı tutmaktadır. Bu yıl, eğitim kurumlarından yerel yöneticilere kadar birçok katılımcının organize ettiği anma etkinlikleri, büyük bir coşkuyla gerçekleşecektir. Gelişen teknolojinin de katkısıyla, bu duygusal anların daha geniş kitlelere ulaşması sağlanacak, geçmişin ruhu geleceğe taşınacaktır.
Sonuç olarak, 18 Mart Çanakkale Zaferi, sadece bir savaşın değil, aynı zamanda bir milletin direnişinin sembolüdür. Her düzeyde duygu dolu paylaşımlar ve etkinliklerle, Türk milleti bu önemli günü asla unutmayacak ve gelecek kuşaklara aktararak devam ettirecektir. Çanakkale Şehitleri, bizlere yalnızca geçmişi değil, aynı zamanda onurlu bir geleceği de miras bıraktı. Unutmayacağız, unutturmayacağız!